"Tevhidi Kimya" İle Sana Şiir Oldum, Sana Aşk Oldum Ey Çocuk / Zeynep Taş

bir yerlerden güzel sözler duydum
uzak diyarlardan gelen bir adamdı söyleyen...
içimin en derinin de yoruldum 
sağırlar gelmesin, körler gelmesin diyen biriydi..
Hayli içliydi...
ben ki...

Tevhidi Kimya İle Sürur Buldum
sığ bakışların yükünü attım da geldim
yorgun suların akışında duruldum... 

zaferin nara'sını ararken bulmuşum, farkedemedim...
yüreğimin yandığını anlamadım..
haberim yok yandığımdan...
sakin yağmur gibi temiz şiirlerimi çıkarıyorum sandığından...
ciğersizler ciğerimi tüketince 
kıyamadığım çeyizimdir
onlar benim... 

elimden tutuyor, gözlerimi okuyor,
köydeki odun ocağı gibi,
çocuğum gibi,
ısıtıyor içimin üşüyen kışını...
soğuktan çatlayan sadrımı... 

seviyorum başımı yukarı 
kaldıran şiirlerimi...
Vakar dolu sezgileri... 

sonra başlıyorum istemeye... 

istiyorum..

bulanık sulardaki 
yosun olmak istiyorum, yanımdan ak ve ben hep yeşil kalayım... 
bulanık aktığına bakma suyun,
sen ak..
yeşil kalmaya söz veriyorum... 

ağaç dallarındaki o şekere şerbete bala benzeyen o hani küçükken koparmak istediğimiz şeyi ağaçtan senin için kazıyacağım çocuk.. 

İçerde bitmek bilmeyen bir hazindir sözlerim, sabaha ulaştıracağım onları.. 

mahallemize gelen aktardan o en sevdiğim tarağı alacağım...
belki uzar saçlarımmm.. 

ellerinden tutacağım en sevimsiz dediğin köpeğin patilerini, 
korkularımı arkaya atarak... 

simitçi diye bağıran çocukların tepesindeki tepsinin içinde
hiç simit bırakmayacağım
hepsini alacağım... 

arada salatalık kabuğundan maske de yaparım, hem belki daha güzel olurum rüyalarımda..!
bu da kendim için... 

bugün, 
balkon demirlerini defalarca silmeyeceğim, terliksiz basacağım fayanslara.. 

"Gönül Dağı" diye başlayan türküden keyif aldığımı yazacağım anılarımın arasına... Bu defa gizlemeden hüznümü... 

haz almanın huzurdan beslendiğini öğreteceğim hız tutkunlarına... 

kuru ekmeğin su ile iyi gittiğini söyleyen 
ana'nın ağıdına ortak olacağım... 

kaldı mı bu devirde diyenlerin sözlerini
sağırlara da duyuracağım.. 

sırtına çok yük yüklediklerinizin hesabını Allah bir gün soracak...
sen misin Allah'a hesab soracak!!! 

buğday ekerken beklediğim olacaksın,
başak vermek için... 

yokluğumu aratacağım halden bilmeze... 

değer bilmeyenlere tek bir güzel cümle kurmayacağım...
egolarıyla benliğimi yutarlar bir gün diye... 

karıncaya basmamak için kaldırdığım ayağımı indirirsem namerdim..
sofradan tabak kaçıranların sofrasına oturtmayacağım seni çocuk... 

kimselere küsmeyeceğim..
kalbimi öyle büyüteceğim ki boynu bükük her çocuğa ağlayacağım.. 

hem öyle ağlayacağım tüm gülüşlerinizden utanacaksınız... 

sahi mavi'yi unuttuğun oldu mu senin hiç..!? 

Necip Fazıl'ın dizeleri yüreğim
gibi atarken 

"Bu yağmur delilik fehminden üstün
Cinlerin beynimde cirit attığı düğün..!" 

şimdi hüznümü dansa kaldırdım..
güzel dans ettik dün..
bugün de akşam oldu.. 

eğer izin verirsen gecenin üstüne güneş doğurmaya geldim eyyy sevgili... 

acı acı gülerek ...
dik yokuştan aşağı inmek için.. 

şahid olabilecek ne varsa şahid olsun ki merhameti kendine farz kılan Allahın o mazlum kullarına ses olacağım... 

İşte böyle dik durup diklenmeden 
seveceğim seni ey çocuk...
Biliyorum ..
Bazı sevdalar toprak kokar,
hüzün kokar....
Akar bir tarafından yaram..
Ne zaman hüzün sarsa iyi gelir
bağlamam... 

Sonra türkülerimi söylerim, 
umudumu köyümdeki tarlaya ekerim..

Kimseye demem aciz kaldığımı, düştüğümü... Düşüp de ellerime çamurun bulaştığını.... 

Çamuru kir'den sayanlar var çünkü....
Bilemediler topraktan geldiğimi,
bilemediler kir denilen şeyin asıl ne olduğunu.... 

Kir'li yürekler yüreksizlerin ağzında daha bir ağır geldi yeryüzüne........ 

Söylemem düşsem de silkelenir kalkarım...
Ahu zar etse de sabrı kararım... 

O benim yüreğimdeki közdür... 
Dahası acı içimdeki öz'dür... 

Hürriyet'tir toprak
zira orda ekili umudum...
Sonunda gözlerimi yumduğum... 

Hürriyet'tir toprak ; zira orda ekili umudum,,,,,
Umdum...
Sesim soluğum.. 

Ey Sevgili... 

Gerekirse süreriz kendimizi,,,,
gözlerimizi göklere mıhlayıp...! 

Kalk bahar gözlüm
Güneşi göreceğimiz gün yakındır
Belki seni var eden içindeki yarandır... 

Bana değilse de ektiğim tohuma inan...!
Yücelere aevdalandım
Eyyy Rabbi Rahman... 

Kaviy ismin ile güçlendir irademizi..
Sevdir bize ümmetin yitiklerini...
Sevdir bize yeniden ahdimizi...

Sesimi
sözümü gönlümü büyüt Allahım..
Sineklere ev yapmayı düşündüğüm o çocuk yüreğimi geri ver bana... 

Fecr şahid olsun
parmaklarım şahit olsun... 

Olsun ki kırık gönüllere şifa olsun.. 

sözümü büyüt
kalbimi büyüt...
kıyamımı dirilt ki kibirli insanlara sıkıntı olayım... 

Sözlerimin can'ı onların canına keder olsun... 

İşte böyle seveceğim seni ey çocuk..
İşte böyle ... 

Yürekten sevince karıncalar ezilmez, insana da kanatlar biçer diker terziler, 

bütün çocuklar süt çocuğudur gözümde, renklerin eziyeti diye şiir yazanlara da karşı çıkar tüm benliğim ... 

Öperim seni eyyy çocuk
kalbimin içine gömerim derim sonra... 

Hayat çok hüzünlü mü?
Olsun çocuk olsun..
Söyle de ki  bir  o kadar aşığım hayata.. Allah'tan başkası yar olmaz bana... 

Allah'a tevhidden kopuk sevgiler yamalı... Şimdi sular akıyor yarın yosun tutar ... 

Hep diyorum o yosun yeşil kalsın diye gönlümden çekmeyeceğim elimi... 

Bu aralar yüreğim edebi...