metrika yandex
  • $36.31
  • 37.61
  • GA23865
Feraset

Filistin Üzerine Bir İslam Ekonomisi Tezi Ama Önce Dünyada Eşi Benzeri Görülmemiş Bir Zaferin Destanı

Prof. Dr. Saim KAYADİBİ
20.01.2025

Ebrehe’nin Ordularını düşünün. Zamanın en güçlü, en modern en ölümcül silahlarına sahip ordular bir medeniyeti yok etmek için harekete geçmiş, yeryüzünden Kabe’nin esamesini silmek için kin ve nefret kusmaktaydı. Ebrehe diye bir zalim, ardına diğer zalimleri ve güçlerini de takarak Mekke’ye ilerliyordu…

Önlerinde durabilecek ne bir ordu ne bir silah ne de bir millet vardı. Geçtiği her yerde ölüm kusarak ilerliyor, Kabe’yi yok etmek, karşı duranları ezmek için and içmişlerdi. Onlara göre güç ve kudret ellerindeydi. Oysa hesaplar üstü hesap yapan Güç ve Kudret sahibi Yüce Allah’ı unutmuşlardı… Hesaba katmamışlardı Kahhar olan Allah’ın güç ve kudretini…

Nemrut’u hatırlayalım… Hz. İbrahim nezdinde İslam’ın nurunu söndürmek için vadiler dolusu ateşler yaktırmış, İbrahim’i ateşle yok etmek istemişti. Oysa ateşin sahibi olan “Ey ateş! İbrâhim'e serin ve selâmet ol!”[i] emrini vermiş. Cehennem ateşi İbrahim’e bir esenlik yeri olan Cennete çevrilivermişti…

“Sizin için benden başka bir ilâh tanımıyorum.”[ii] diyen Firavun’dan, “Allah kendisine mülk (hükümdarlık ve zenginlik) verdiği için şımararak Rabbi hakkında İbrahim ile tartışmaya giren”[iii], Tanrılık taslayan Nemrut’tan, “Kim benden intikam alacakmış?” diyen zalimlerden Kahhar İsmiyle, onların anladığı dillerde intikamını almış, kıyamete kadar ibret alacaklara ders olacak ayetlerini tecelli ettirmişti… Kıyamete kadar da devam edecek bir hakikatin de habercisiydi aslında: “Lâ Ğalibe İllallah”. Allah’tan (CC) başka üstün olan yoktur, güç de O’nundur, kudret de…

Geçmişte sayısız örneklerini bildiğimiz hakikat Gazze’de yeniden tecelli etmişti… Dünyada eşi benzeri görülmeyen muhteşem bir tarihi destan yazılıyordu… Küçücük bir sahil kentinde bütün ordularıyla, bütün ölüm makinalarıyla, bütün istihbarat teşkilatlarıyla, bütün güç ve kuvvetleriyle birlikte, Gazze’de mağlup oldular…

Zalimler bütün ihtişamları ve donanımlarıyla birlikte bir avuç inanmış direnişçinin önünde burunları sürtülmüş vaziyette dünyanın maskarası oldular. Sabırın, direnişin ve Gazzeli çocukların haykırışlarına ortak olan bütün çocukların dualarının zaferiydi bu. Dua ve sabır zalimlere galip gelmişti. Tıpkı hayat veren suyun Firavun’a ölüm getirmesi, Ebabil kuşunun Ebrehe’ye ölüm yağdırması, basit bir sineğin Nemrut’a balyoz olarak tepesine inmesi gibi…

Geçenlerde 8 Aralık’ta Suriye’de başlayan özgürlük yürüyüşü 64 yıldır ülkeyi baskı ve zulümle yöneten Baas Rejimini sonlandırmış, son diktatör Beşşar Esat’ın Rusya’ya kaçmasıyla birlikte bu zulüm de son bulmuştu. O gün bir diktatörün daha devrildiği gün olarak tarihteki yerini almıştı.

adam, insan, kişi, şahıs, giyim, metin içeren bir resimAçıklama otomatik olarak oluşturuldu

Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan ve Suriye'deki yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera, Suriye'nin özgürlük zaferini Kasyun Dağı'nda Şam manzarasında çay içerek kutlamıştı. Kasyun dağının sembolik bir de anlamı vardı. Devrik rejim, sivil unsurların çıkmasını yasakladığı Kasyun dağı, aynı zamanda özgürlük dağı olarak da kabul edilmektedir. Öyle ki Beşşar Esat'in kardeşi Mahir Esat'a bağlı 4. Tümen askerleri başta olmak üzere yoğun bir konuşlanma yaparak buraya halkın çıkmasını bile yasaklamıştı. Aynı zamanda kentin manzarasının en iyi izlenebileceği yer olan Kasyun Dağı başkentin savunulmasında halen stratejik bir öneme sahiptir.

Uzun bir süreç olsa da halkın sabırı, direnişi ve duası 64 yıl sonra Suriye’yi özgürlüğüne kavuşturmuştu.

Bütün İslam Aleminde olduğu gibi Türkiye’mizde de sevinç kutlamaları yapılmıştı. Biz MÜİSEF’liler olarak, Marmara Üniversitesi İslam Ekonomisi ve Finansı Enstitümüzdeki Suriyeli öğrencilerimizle birlikte Suriye'nin kurtuluşu ve Müslümanların zaferi için bir program ve kutlama düzenledik. Programda bölgedeki gelişmelerin Suriye'deki Müslümanlara ve tüm İslam ümmetine özellikle Filistin Gazze’ye hayır ve zafer getirmesi için dualar da etmiştik...