metrika yandex
  • $32.3
  • 34.78
  • GA17500

Haberler / Kültür - Sanat

“Toplumsal Değişme ve Din” kitabı üzerine bir değerlendirme | FATIMA DALAZ

22.02.2023

Ejder Okumuş, “Toplumsal Değişme ve Din” adlı kitabını genel sosyolojinin önemli konularından biri olan “sosyal değişim” ile din sosyolojisinin anahtar konularından biri konumunda bulunan “din ve sosyal değişim” meselesini incelemek suretiyle kaleme almıştır.

Din, toplumsal değişmeyi etkilediği gibi toplumsal değişme de dini çeşitli açılardan etkilemektedir. Çünkü din, toplum tarafından üretilmemiş olmakla birlikte toplum içinde yaşayan bir fenomendir. Dolayısıyla toplum dinden etkilendiği gibi dinin de toplumdan etkilendiği gerçeği çalışma boyunca göz önünde bulundurulmuştur. Çalışma, din ile toplumsal değişimin etkileşimini sağlıklı okuyabilmek için tarihsellik, tasvir etme, karşılaştırma, açıklama, anlama ve yorumlama gibi yöntemlerden istifade edilerek tamamlanmıştır.

Akademik bir üslupla kaleme alınan eser, “önsöz”, “giriş”, “sonuç” ve “seçilmiş kaynakça” dışında üç ana bölümden oluşmaktadır ve her bölümün alt başlıkları vardır. Birinci bölümde, “Toplumsal Değişim ve Din” başlığı adı altında ana hatlarıyla toplumsal değişimin anlamı, toplumsal değişim ve istikrar ile toplumsal değişimin faktörleri ve kuramları ele alınmıştır.

İkinci bölüm “Din-Toplumsal Değişim İlişkileri” üst başlığından oluşmaktadır. Yazar, söz konusu ilişkinin daha iyi anlaşılabilmesi için öncelikle dinî meşrulaştırma ve din-toplum ilişkilerini ele almış ve ardından din ile toplumsal değişimin karşılıklı ilişkilerini incelemiştir.

“Kur’an ve Toplumsal Değişim” başlıklı üçüncü bölümde ise Kur’an’da toplumsal değişimin nasıl ele alındığı “Kur’an’da Sünnetullah” ve “Toplumsal Değişim” başlıklarıyla incelenmiştir.

Meşruiyet ve Dinî Meşrulaştırma

Yazar, “din” ile “toplumsal değişim”in ilişkisini anlayabilmek için “meşruiyet” ve “dinî meşrulaştırma” kavramlarının ele alınması gerektiğini düşünmektedir. Çünkü dinin en önemli sosyal işlevlerinden biri de meşruiyet kazandırma özelliğidir.

Meşruluk, en genel anlamıyla mevcut bir durumun insanlar nazarındaki geçerliliğini ifade eden bir kavramdır. Dinî meşruiyet ise geçerliliğin, makullüğün ve yasallığın dinden ve dinî kaynaklardan sağlanması demektir. Dinî meşrulaştırma dolayısıyla pek çok durum, yasallık ve hatta kutsallık kazanır. Din, insan davranışlarına ve iç dünyasına kutsallık yerleştirmek suretiyle meşrulaştırır ve mevcut realiteyi kutsal olana bağlayarak açıklar.

Din-Toplum İlişkileri

Dinî meşrulaştırmanın yanı sıra din-toplum ilişkilerini anlamak, din ve toplumsal değişimin karşılıklı etkileşimini kavramak için yazar eserinde din-toplum ilişkilerine de yer vermiştir.
Din, ilk toplum hatta ilk insan ile birlikte ortaya çıkmıştır.

Dolayısıyla insan, toplum ve din arasında sıkı bir ilişki vardır; birbirlerini etkilemişler ve etkilemektedirler. Çünkü dinde bulunan ahlaki ilke ve yasalar insanların reel hayatını derinden etkiler.

Din-toplum ilişkilerine dair yapılan incelemelerde, dinin toplum üzerindeki etkisinin birinci dereceden olduğu görülmüştür.

Din, toplumları ahlak, inanç, bilgi ve kültür gibi pek çok yönden etki altına almış; aile, kabile, millet gibi birlikleri de bu etkileşim altında tutmayı başarmıştır.

Din, aynı zamanda devleti de farklı açılardan etkilemiştir. Dinin de belli zaman ve zeminlerde toplumun etkisinde kaldığı görülmektedir. Çünkü din, insan toplumlarına gönderilmiş olması dolayısıyla içinde yaşadığı toplumun etkisi altında kalır. 

Din-toplum ilişkilerinin tek yönlü olmadığı ve birbirlerine tesir ettikleri kesin bir dil ile söylenebilir. Zira dinin toplum üzerinde etkisi olduğu gibi toplumun da din üzerinde etkisi mevcuttur ve bu durum gözetilmeden dintoplum ilişkisi sağlıklı bir sosyolojik perspektiften incelenemez.

Dinin Etkili Olduğu DinToplumsal Değişim İlişkisi Toplumsal değişme karşısında din, bazen değişmeyi hızlandırıcı ve destekleyici olabildiği gibi bazı durumlarda ise yavaşlatıcı veya engelleyici olabilmektedir. İlk aşamada edilgen gibi görünen din, kısa bir süre sonra etkin bir şekilde kendisini ortaya koyar.

Dinin Etkilendiği Toplumsal Değişim-Din İlişkisi

Yazar, “din” ile “toplumsal değişim” ilişkisinin karşılıklı olduğunu pek çok kez vurgulamıştır. Toplumu derinden etkileyen çok güçlü bir fenomen olmasına rağmen din, aynı zamanda kendisi de ondan etkilenmektedir. Bu bağlamda örneğin Durkheim ve arkadaşları, pozitivist bir anlayışla dini rasyonalize e t m e y e çalışmışlar ve onu sosyal şartların bir ürünü olarak görmüşlerdir. Lakin Weber, “Din Sosyolojisi” adlı eserinde, dinin kutsal ile kurulan bağ neticesinde ortaya çıkmış bir gerçeklik olduğunu söyler ve onun sadece toplumsal statü yada sınıf farklılıkları ile izah edilmesinin mümkün olmadığında ısrar eder.

Ezcümle, “Toplumsal Değişme ve Din” adlı kitapta din ile toplumsal değişimin karşılıklı ilişkileri araştırılırken öncelikle “din” ve sonra “toplumsal değişim” kavramları ayrı ayrı ele alınmış; bu kavramlara ait görüşlere yer verilmiş ve sonra da din ile toplumsal değişimin karşılıklı etkileşimi mercek altına alınmıştır. Ayrıca İslam dininin toplumsal değişime etkisinin anlaşılması için Kur’an’da toplumsal değişime vurgu yapan kavramlar ele alınmıştır. Yazar, konuyu ele alırken objektif olmaya dikkat etmiş indî görüşler serdetmekten uzak durmuştur. Söz konusu eser, din toplum ilişkisini merak edenler için ufuk açıcı bir kitaptır.

Kaynak: ASBÜ Kütüphane / Kitap Dergisi

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş