metrika yandex
  • $34.33
  • 37.24
  • GA21970

Haberler / Kültür - Sanat

Kayıp Tanrılar Ülkesi | Ahmet Ümit

10.09.2023

 

Hazırlayan: Fatma Betül Oğuztürk

 

YAŞANANLARI UNUTURSAN, GEÇMİŞ TEKRAR EDER.

Sizlere polisiye roman yazarlarından olan Ahmet Ümit’in 6 senelik çalışmasının ürünü olan “Kayıp Tanrılar Ülkesi” romanını tanıtmak istiyorum. Tarih, mitoloji, sosyoloji, siyaset, kültür ve sanat ile ilgili verdiği bilgilerle insanı sıkmayan üslubu ve gizemli olay örgüsüyle okunmasını tavsiye ettiğim bir roman. Ayrıca şunu da ilave etmeliyim ki polisiye roman ile matematik arasında doğru orantılı bir bağlantı bulunmaktadır. Bu nedenle matematik problemi çözmeyi seviyorsanız polisiye roman okumaktan mutlaka keyif alacaksınız demektir.

Gördüğü ağır işkencelere rağmen, Palmira antik kentinin en önemli eserlerinin yerini söylemediği için kafası kesilerek öldürülen arkeolog Halid Esad’ın anısına yazılan bu roman bu bilgiden sonra beni derinden etkiledi.

502 sayfadan oluşan bu romanı Yapı Kredi Yayınları 28-29 Mayıs 2021 tarihinde, Ahmet Ümit ve Craft’ın kurucusu, yönetmen Çağ Çalışkur önderliğinde Clubhouse’ta canlı kitap okuması şeklinde okurlarıyla buluşturdu. Yapı Kredi bir kitap lansmanını bu etkinlikle gerçekleştirerek kültür sanat alanında Türkiye’de bir ilke imza attı. “Zeus” karakterini Ahmet Ümit’in seslendirdiği bu özel projeye Murat Kılıç, Merve Dizdar, İpek Bilgin gibi birçok deneyimli sanatçı da eşlik etti. 15 Haziran’da raflarda yerini alan roman birçok okuyucuyu kendisine hayran bıraktı. Romanın içeriğine geçmeden önce polisiye türü denilince akla gelen Ahmet Ümit kimdir biraz bahsetmek istiyorum.

Ahmet Ümit;

 1960 yılında Gaziantep’te Kilim tüccarı bir baba ve terzi bir annenin 7 çocuğundan en küçüğü olarak dünyaya gözlerini açtı. Lise dönemlerinde çıkan bir kavgadan dolayı 24 arkadaşı ile birlikte Gaziantep Atatürk Lisesinden Diyarbakır Ergani’deki bir liseye sürgün gönderildiler.

Liseyi bitirdikten sonra 1979 yılında Marmara Üniversitesinde Kamu Yönetimi okumaya başladı. Bu yıllarda tanıştığı Vildan Hanım ile evlendi ve Gül isimlerini verdikleri bir kızları dünyaya geldi.

Ahmet Ümit hem şair hem yazar hem de sıra dışı bir adam. Polisiye romanları bir edebi eser sayılmadığı dönemlerinde yayınladığı kitapları ile ülkedeki en iyi polisiye yazarı haline geldi ve geniş kitleler tarafından çok beğenildi.

Rusya’ya eğitim almak için gittiği zamanlarda eline kalem almaya başladı. O zamanlarda şiir yazan Ahmet Ümit ülkesine ve eşi Vildan Hanım’a duyduğu özlemden dolayı ilk şiir kitabı ‘Sokağın Zulasını’ çıkardı. Siyasi kimliğinden ziyade ileride kitapları çok okunacak bir yazar adayının ilk adımıydı bu kitap.

Yazarlık serüveni başlamıştı. Fakat kitaplar raflarda eksilmiyordu. Bu nedenle Ali Taygun ile birlikte reklam ajansı çalıştırmaya başladı. Aynı zamanda arkadaşı edebi konularda da kendisine yardımcı oluyordu. Polisiye romanı yazma konusunda ısrarcı oldu ve ilk polisiye romanı ‘Çıplak Ayaklıydı Gece’ ortaya çıktı.

Aynı zamanda dünyanın en ünlü polisiye kalemlerini ve bu yazarların tanıtımlarını da üstlenerek inceleme yazıları yazmaya başladı.

Ahmet Ümit Türk Tarihini de içinde taşıyan konuları eserlerinde barındırarak okuyucunun heyecanını arttırmayı çok iyi bilen usta bir yazar. Polisiye türünde yazdığı kitap ile adını yurt dışına taşımayı başaran ilk Türk yazar olma onurunu da taşımaktadır. Ümit’in ‘Sis ve Gece’ isimli kitabı Yunanca’ya çevrilerek Yunanistan’da satışa sunulmuştur.

Yazmış olduğu kitaplarında polisiye kurgusunun yanı sıra psikoloji ve sosyolojik çözümlere de yer verir. Hitit, Roma ve Osmanlı İmparatorluklarına dair bilinmeyen kısa ama akılda kalacak etkileri satır aralarına ustaca yerleştirerek okurunun ilgisini her zaman diri tutmayı başaran usta bir kalemdir. Ahmet Ümit’in edebiyat amacının insan ruhunu açıklamak olduğuna inanarak kitaplarını yazmaktadır.

En popüler kitaplarından olan Sis ve Gece romanı Turgut Yasalar tarafından Bir Ses Böler Geceyi ise Ersan Arsever tarafında sinemaya uyarlanmıştır. Uğur Yücel Karanlıkta Koşanlar dizi film olarak çekildi. Aşk Köpekliktir isimli hikayesi ise Akla Kara Tiyatrosu tarafından sahnelendi.

Gelelim bu güzel romanın içeriğine:

Kayıp Tanrılar Ülkesi, sürükleyici bir anlatıma sahip okuyanı sıkmayan sade akıcı bir üslupla yazılmış. Ayrıntılı tasvirler, okuyanı olayın içine çekiyor. Zeus, Bergama, Hades, gibi karakter ve yerler bizlere mitolojiden de bilgiler veriyor. İzmir’de bulunan Antik Pergamon şehri ve onun önemli eseri olan Zeus Altarını detaylı şekilde öğreniyoruz.

Tanıtım bülteninden; Berlin Emniyet Müdürlüğü’nün cevval baş komiseri Yıldız Karasu ve yardımcısı Tobias Becker, göçmenlerin, işgal evlerinin ve sokak sanatçılarının renklendirdiği Berlin sokaklarından Bergama’ya uzanan bir macerada, hayatı ve insanları yok etmeye muktedir sırların peşinde bir seri cinayetler dizisini çözmeye çalışıyor. Soruşturmanın Türkiye ayağında sürpriz bir ismin olaya dahil olmasıyla heyecanın dozu gitgide artıyor.

“O yüzden unuttuk dediğiniz yerden başlayacağım. Unutmanın bedelini ödeyecek unutanlar. Cezaların en şiddetlisiyle ödüllendirilecek saygısızlık yapanlar, kalbi yerinden çıkarılacak beni kalbinden çıkaranların, yüzlerinin derisi yüzülecek benden yüz çevirenlerin…”

Not: Katkılarından Dolayı Yazarımız Osman Kayaer'e teşekkür ederiz. 

Kaynak: ASBÜ Kütüphane Kitap

Hertaraf Haber - Kültür Sanat Servisi

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş