İnsan ve Medeniyet Hareketi yaptığı basın açıklamasıyla, Tunus'ta gerçekleştirilen darbenin kabul edilemez olduğunu, bütün bunlara rağmen İslam'ın bölgenin aslî unsuru olduğunu ve silinmesi mümkün olmadığını belirterek, mevcut müdahalelerin İslami Hareketin daha güçlü şekilde geri gelmesini asla engelleyemeyeceğinin altını çizdi. Tunus'ta yapılan darbeyi lanetleyen İMH, darbecilerin ve onlara cesaret veren iç-dış mihrakların karşısında olduğunu belirtti.
İMH tarafından yapılan açıklamanın tam metni:
Arap Baharı adı altında 2011 yılında Tunus'ta başlayan ve temelde özgürlük temalı haklı ayaklanmalar maalesef emperyalistlerin kirli oyunları ile yok ediliyor.Tunus'ta yanan özgürlük ateşi bugün itibariyle söndürülmüş durumda. 2011 yılından itibaren bölgeye bir umut olan bu başlangıcın ardından Mısır, Libya, Yemen ve Suriye de birbirini izleyen benzer siyasal talepler artık geri dönülemez bir kararlılıkla dile getirilmişti. Tunus haricinde diğer bölgelerde 10 yıllık süreçte yaşananlara hep birlikte Şahid olduk. Söz konusu coğrafyalarda hak ve özgürlük talepleri dikta rejimler tarafından kanlı bir şekilde bastırıldı ve İslam cografyası Kışa döndü. İki yüzlü batı, bu katliamlara karşı çıkmak yerine cuntayı ve cuntacilari destekledi. Zira hak ve özgürlük arayışlarının tamamı kuresel İslami uyanış hareketlerinin bölgedeki unsurları tarafından dile getiriliyor ve İslam yeryüzündeki sömürüye karşı en güçlü dinamik olarak görülüyordu.
Simdi Tunus ta yaşananlar bize şunu göstermiştir ki;
İslami uyanış hareketleri ne kadar uzlaşmacı olsalar da İslami kimliklerinden ötürü asla emperyalistler ve yerli işbirlikçileri tarafından tahammül edilememektedir. Avrupa Birliği, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said in tüm yasama, yürütme ve yargıyı askerlerin de desteğini alarak kendisine bağlamasına karşı çıkmak adına bir açıklama yapmak ve cuntayı kınamak yerine tüm partileri Anayasaya saygılı olmaya (yani darbeyi peşinen kabullenmeye) davet ederek tahammülsüzlüğünü göstermiştir.
Maalesef Tunus dış destekli çirkin bir darbeye maruz kalmıştır.
Ancak unutulmamalıdır ki, İslam bölgenin aslî unsurudur ve silinmesi mümkün değildir. Mevcut müdahaleler İslami Hareketin daha güçlü şekilde geri gelmesini asla engelleyemez.
Bu vesile ile Tunus'ta yapılan darbeyi lanetliyoruz, darbecilerin ve onlara cesaret veren iç-dış mihrakların karşısında olduğumuzu beyan ediyoruz.
Darbeler turnusol kağıdı gibidir. Herkesin gerçek yüzünü (içeride de, dışarıda da) gösterir.
İnsan ve Medeniyet Hareketi olarak Tunus halkının iktidar bileşenlerinin hususen Nahda Hareketinin yanında olduğumuzu, yerli ve uluslararası kamuoyuna ilan ederiz.
Kibrin Mağlûbiyeti -1 | İlhan Akar
23.04.2024
müslüman ‘Allah diri’dir! valla! MUSTAFA AKMEŞE 19.04.2024
Baş Döndüren Diplomasi AHMET GÜRBÜZ 24.04.2024
Seçimin İmkanları YUSUF YAVUZYILMAZ 21.04.2024
Kemal Kılıçdaroğlu ÜSTÜN BOL 06.04.2024
YEREL SEÇİMLER ÜZERİNE SÜLEYMAN ARSLANTAŞ 08.04.2024
SİYASET VE SERMAYE YUSUF YAVUZYILMAZ 13.04.2024