metrika yandex
  • $38.48
  • 43.79
  • GA29200

Haberler / Ankara Analiz

Şovenizm Deprem Altında | MEHMET ALTUNTAŞ

27.02.2023

Yaşadığımız deprem gerçeği ve milletin yardımlaşma ve kadirşinaslık asaleti karşısında şovenizm sınıfta kaldı. Irkı dili bırakıp millet ümmet olma şuuruna doğru bir kanal açıldı.

Çağımızın hastalıklarından birisi de modern ötekileştirme yani kendine tehdit olarak gördüğünü yabancılaştırmadır, hedef göstermedir, düşmanlaştırmadır, dönüştürme hatta yoketmedir. Dünyada yaygınlaşan, ülkemizde de son zamanlarda mülteci sığınmacı düşmanlığı zaman zaman karşımıza çıkar oldu. Yabancı düşmanlığı ve nefreti -zenofobi- olarak yeniden tırmanışa geçen ırkçılık şovenizmden beslenmektedir. Şövenizm; ırkçılık, aşırı tarafgirlik ve yabancı düşmanlığıyla karışmış aşırı ölçüsüz milliyetçiliği ifade eden terimdir. Analojik bir yöntemle bir takım menfaat gruplarının yandaşları tarafından benimsenen tüm aşırı zihinsel tutumlara da şövenizm denilmiştir. Ancak endişeye mahal yok. Şövenizm hastalığının ilacı ahlak ve maneviyatın kaynağı din kardeşliği ve tevhid inancıdır.

6 Şubat 2023 pazartesi günü iki büyük depremle sarsıldık. Biri sabaha karşı 7.7 ve diğeri öğlen vakti 7.6 şiddetinde iki ayrı deprem oldu. Kahramanmaraş ilimizin iki ayrı ilçesinde Pazarcık ve Elbistan merkezli olmak üzere civardaki 11 ili etkisi altına alarak binlerce binanın yıkılmasına ve onbinlerce insanın hayatını kaybetmesine ve yüzbinlerce insanınızın da yaralanmasına sebep oldu. Tüm afetzede ailelere  millet olarak yardıma koştuk. İnanılmaz bir sukunet ve olgunluk içinde millet alicenaplığını ve kadirşinaslığını gösterdi. Son yüzyılın en ağır imtihanı olan bu deprem özümüze dönme fırsatını, dayanışmayı ve yardımlaşmayı hatırlattı bize. Kimsenin ırkına, diline milletine servetine bakmadan insanlar çoluk çocuk demeden enkaz altında kaldı. Elbirliği ile depremin yıktığı binalar altındakileri kurtarma seferberliği başladı. Dünyanın dört bir yanından insanlar geldi ve canları kurtarmak için seferber oldu. Azerbaycanlı, Japon, İranlı, Yunan, Katarlı, İspanyol her milletten Müslümanı, Hristiyanı ve Musevisi her dinden arama kurtarma ekipleri ülkemize gelip enkazı kaldırmaya canları kurtarmaya çalıştı. Camiler cemevleri kapılarını inananlara açtı. Şöven duygulara yer yoktu bu iklimde, kardeşllik ve insanlık vardı. Şövenizmin şehvetine kapılıp her hangi birimiz Şeytan ve Kabil gibi biz üstünüz saçmalığına kapılmadık.

Şovenizm, aşırı milliyetçiliği tanımlamak için kullanılan bir kavramdır. Şovenizmin anlamı için Türk Dil Kurumuna baktığımızda “Kendi ulusunu öne çıkararak değişik ırk ve uluslar arasında düşmanlık yaratmayı amaçlayan ve bu yolda kışkırtmada bulunan aşırı akım” tanımı ile karşılaşıyoruz. Diğer ırklara karşı saldırganca tutum sergileyen ve ırk üstünlüğünü savunan kişilere ‘’şovenist’’ denir.

İsveç, Norveç ve Danimarka gibi İskandinav ülkeleri de şovenist tavırları ile gündemden düşmeyen bir durumda. Bu ülkelerde asın hürriyeti adı altında İslamofobik bir dalga yaşanmaktadır. İsveçte Sami ırkından insanlara ayrımcılık yapıldığından ziyade bir şöven politikacının polis korumsı eşliğinde Kuran-ı Kerim’i yakmasının gerekçesinin ifade özgürlüğü olması konuşuluyor da bir dine bir inanca hakaret etmenin dayanılmaz hafifliği şövenist duyguların etkisiyle konuşulmuyor.

Kızılay’da Afrikalı, siyah derili istemiyoruz deyip Somali Sofrası ve SAAB Afrika Yemekleri Restoranlarını Türkçe kelime kullanmadı diye kapatılması, tabelalarının indirilmesi şövenist bir tavırdı. Suriye’de çıkan iç savaş nedeniyle göç etmek zorunda kalan Suriyelilere ülkemiz kapılarını açmış ve çeşitli imkânlar sağlamış olsa da bir kesim bu durumdan ziyadesiyle rahatsız olmuştur. “Suriyelileri ülkemizde istemiyoruz” kampanyaları başlatan kesim muhacir pozisyonunda olan bu insanları bir tehdit olarak değerlendirmiştir. Bazı sözde sanatçılar, yazarlar, siyasetçiler kışkırtma politikaları ile insanlar arasına nifak tohumları ekmeye çalışmıştır. Deprem sırasında yaşanan yağma ve hırsızlık görüntülerinden bazısını ele alan bazı siyasetçilerin bunu Suriyeliler, Afanlılar şöyle bir suç işledi şeklinde genellemeler yapmaları şövenizme hizmet etmiştir.

Deprem sırasında yaşanan yağma ve hırsızlık görüntülerinden bazısını ele alan bazı siyasetçilerin bunu Suriyeliler, Afganlılar şöyle bir suç işledi şeklinde genellemeler yapmaları şövenizme hizmet etmiştir. Şimdi deprem nedeniyle başka şehirlere göçetmek drumunda kalan depremzedelere halkımız kucak açmış, elinden ne geliyorsa yardımını esirgememiştir. En başta dinimizin sonra kültürümüzün gereği olarak Suriyelilerin kardeşlerimiz olduğunu unutmadığımız gibi depremde evi barkı yıkılan ve başını sokacak bir yuva arayan herkese karşı ensar-muhacir ilişkisini kurmak durumundayız.

Yine 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş Depremi sonrasında süreçte yaşanan şövenist bir manzaradan bahsedelim. 1990’lı yılları andırır biçimde eline kamçı almış soyguncu ve yağmacı hırsız oldukları iddiası ile insanları donlarına kadar soyarak işkence yapan trafik polis memuru kıyafeti giymiş bir kişinin bu yaptıklarını bir de kayda alarak sosyal medyada paylaşmasını ondan ötesi bu mesajın altında “ellerin dert görmesin”, “helal olsun” vs yorumlardan bahsedelim. Bu manzaranın iğrenç biçimde şövenizm kokmadığını söyleyebilir miyiz?

Deprem felaketi aynı zamanda ülkemiz için bir sınama da oldu. Kardeşliğin, yardımlaşmanın birlik ve beraberliğin sınavı olacak, şövenizmin zehirli etkisinden de bu vesileyle kurtulup merhamet ve adalete giden tüneli hep birlikte kazmaya çalışacağız.

Orada hala yaşayan “Sesimi duyan var mı?” diyen bir can vardır belki de.

 

Yorum Ekle
Yorumlar (2)
Ahmet hakan çakıcı | 02.03.2023 19:20
Sağolasınız Mehmet BEy
Kamil SORAN | 28.02.2023 11:47
Her fırsatta suriyelileri gündeme getirerek nereye varılmak isteniyor merak etmemek elde değil. Bu millet suriyeliler için elinden gelen yaptı ve halen de yapıyor. ama şu gerçeği de görün artık. bu böyle devam edemez. sosyal sorunlara nadan olur. bir an evvel önlem alınmaz ise iş işten geçer ve o zaman "keşke"nin de faydası olamaz.