aziz peygamber o fetret günlerinde
yani
hira mağarasında
cebraille ilk defa karşılaştıktan sonra ki bekleme döneminde
ayetler kesilmiş, melek bir daha gözükmemişti kendine.
insan olması sebebiyle zor günler geçiriyordu.
kendisine gelen melek miydi
yoksa cinlenmiş miydi ne!
sayısız üzüntü ve belirsizlik içinde kıvranırken
müddessir suresinin ilk ayetleriyle rabbi onu unutmadığını gösterdi ve
“ey örtüler altında yatan kalk ve uyar” emriyle ayağa kalktı
o kalkışla adeta ne oturduğu
ne de kendi üzerini örtecek yürüyüşüne engel olacak bir örtü aldığı
ölünceye kadar görülmedi.
“la ilahe illallah muhammeden resulullah” şehadet cümlesi
şahit kılınması gerekenin ne olması gerektiğini bizlere öğretti
inananların dillerinde eşsiz bir haykırış olarak yankılandı ve
zulme ayaklandırdı müminlerini yüzyıllarca...
evet
şehadet cümlesi kişinin istikamet ve yorgunluğunun adı olmalıydı
yorgunluklarımız diyorum dost yorgunlarımız var ya!
sahip olmak istediklerimizin telaşıdır ve
bu yorgunluklar
çok zaman yaşanan hayatı
müslüman olduğumuza şahit kılmak için mi oluyor
yoksa bilirsiniz işte ah! dünyalık adına biriktirdiklerimiz midir?
bakıverin
onu derim…
dindarlık
dost üzerimize aldığımız kat kat örtülerle yapılmıyor.
korkularımız, gelecek endişelerimiz, kaygılarımız, sevdalarımız
çepeçevre kuşatmış ve içine çekmişken
inanmış bir avuç genç adamın “kudüsten tufan” olup esmesine akıl erdiremiyor...
onlar sadece modern zamanların dünyasına:
herşeyi güç, kar, sahiplik olarak gören ve bunun hesabını tutanlara
esas bir hesap tutanın Allah olduğunu hatırlattı. ve şahitlik yaptılar.
ben gazze direnişinin bir direnişten öte anlamı olduğuna inanıyorum.
bu, bu normal bir şey değil.
böylesi çok büyük acıların yaşandığı
yahudilerin yaptığı katliamın
zulmün bile yüzünü kızarttığı zamanlarda
hangi tarafta ve ne halde duruyoruz burası çok önemli
hangi sahip olduğumuz şeyler insani değerlerimizi örtüyor
ve yorgunluklarımızı belirliyor.
şahıs olarak da cemaat olarak da ülke olarak da ayağa kalkmayanlar
ve bir taş bile olsa atamayanlar, oturanlar
ölüm uykusunda olanlardır.
bu duygularla tayyip beyi
sözün ötesinde
israil'e yaptırım ve anlayacağı dilde karşılık vermeye çağırıyorum.
türkiye'nin sahip olduklarını kaybetme endişesiyle davranan değil
hakka şahit olan müslüman bir ülke olarak tarihi bir duruşla anılmasını istiyorum.
şimdi değilse ne zaman…
meczup
sınanan gazze değil
biziz,
insanlık…
dedi ve sustu
eşlerimizle çocuklarımızla torunlarımızla
bebeklerimizle diyorum
hafta sonu incirlik üssüne gidiyoruz.
Endonezya, BRICS'e katılmak istiyor
27.10.2024
Gazze’de ‘kademeli ateşkes’
28.10.2024
“Şok ve dehşet” zafer demek değil
06.10.2024
Vay Yezid vay! | Salih Tuna
12.10.2024
İslam İnkılabı Lideri'nin Mesajları
07.10.2024
Müslümanlar Ve Gazze Katliamı… ABDULAZİZ TANTİK 30.10.2024
BİZ İŞTE BUYUZ! AYTEN DURMUŞ 29.10.2024
GAZZE’NİN KELİMELERİ ESRA DURU 02.11.2024
iblisi kovulmuş yapan şey… MUSTAFA AKMEŞE 11.10.2024
Söz mü Eylem mi.. Nereye? CAVİT OKUR 20.10.2024
Tehlikeli Oyun AHMET HAKAN ÇAKICI 08.10.2024
Vadedilmiş Topraklar Üzerine SÜLEYMAN ARSLANTAŞ 10.10.2024