“Akran Zorbalığı ve Çeteleşme” adlı makaleme, kendisi de aynı zamanda bir rehber öğretmen olan bir arkadaşım katkıda bulunmak, öğrenci ve velileri uyarmak ve desteklemek amacıyla aşağıdaki yazıyı benimle paylaştı. Yazıyı aynen aktarıyorum.
“Okullarda bir ya da birkaç çocuğun bir başka çocuğa karşı yaptığı saldırgan davranışlar olarak tanımlanan akran zorbalığı, Milli Eğitim Bakanlığının son yıllarda özellikle üzerinde durduğu önemli konulardan bir tanesidir.
Akran zorbalığı, okulların huzuru ve okul güvenliğinde önemli bir yer işgal etmektedir. Bu durumda öğrencilerin güvensiz bir okula gitmek istemeyeceği, bir şekilde gitseler bile akademik başarı seviyesinin kaygı ve huzursuzluk nedeniyle düşük kalacağı, yetenekli çocuklarımızın başarı ve becerilerini ortaya çıkarmak için öncelikli olarak gereken mutlu okul ortamını yok edeceği açıktır.
Öte yandan bireysel olarak akran zorbalığına maruz kalan yada buna şahit olan çocuklarımız ve gençlerimizin yaşadıkları korkular, kaygılar vebunların etkileri; zorbalığın şiddetine göre bireylerdebir ömür boyu sürebilmektedir.
Maalesef özellikle son çeyrek yüzyılda çocuklarımız; televizyon, telefon, tablet gibi mecralardan dizi, film, video, oyun ve sosyal medya bombardımanına maruz kaldı/bırakıldı. Bu baş döndürücü teknolojik gelişmeler toplumumuzunsosyo ekonomik açıdan zorluklar yaşayarak geçirdiği bu zor yıllarda, bir anda tüm aile bireylerini farkettirmeden kuşattı.
Bu durum karşısında en savunmasız bireyler her zamanki gibi çocuklarımız ve gençlerimiz oldu. Bu noktada ailelerin çocukları ile daha yakından ilgilenmeleri gerekiyor.
Gelişme çağındaki çocuklarımızın en temel öğrenme yöntemi nedir? diye soracak olursak. Çocuklar inanılmaz biçimde; yanlarında olup biten her şeyi örnek almaktadır. En yakın örnek ise ebeveynlerdir. Zorbalık yapmakta olan çocuklarımız bu bağlamda yakından incelendiğinde çocuklarımızı zorba olmaya iten nedenlerin başında aile sorunlarının geldiği (ihmal, istismar, aile içi şiddet, küfürlü-argo konuşmalar, tutarsız anne baba tutum ve davranışları, her türlü bağımlılıklar v.b.) görülmektedir.
Çocuklarımızı zorbalığa iten nedenlerden bir diğeri de kontrolsüz medya, internet teknoloji kullanımı ve bağımlılığıdır. Hem iyi birer ebeveyn olmak hemde çocuklarımızın fiziki ortamda olduğu kadar elektronik ortamdaki faaliyetlerine de yaşlarına uygun şekilde nezaret etmek, sağlıklı yönlendirmeler yapmak,süre kısıtlamaları koyarak bağımlılık noktasından uzak tutmak en temel görevimizdir.
Ancak bunların tümünü yapabilmek için ebeveynler olarak aile eğitimi ve medya okuryazarlığının temel yeterliliklerine sahip olmak gereklidir. Özellikle Aile Eğitimleri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Halk Eğitim Merkezlerinde halkımızın ilgisini beklemektedir.
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Rehber Öğretmen/Psikolojik Danışmanlar tarafından her okul kademesinde öğrencilere, öğretmenlere ve velilere konunun farkındalık boyutunda iletilmesi sağlanmaktadır. Öğretmenlerden sınıflarındaki öğrencileri daha yakından tanımaları, tavır ve davranış değişikliklerine dikkat etmeleri, zorbalık potansiyeli yüksek öğrenciler için velileri ve Rehberlik servisi ile yakından ve birlikte çalışmaları istenmektedir.
Zorbalık yapan çocuklarımıza yönelik temel yaklaşım, onları asla suçlamamaktır. Asıl yapılması gereken; aynı zamanda akran zorbalığının gizli mağdurları olan zorba çocukların ve gençlerin niçin zorbalık yaptıklarının araştırılması, onları bu davranışlara iten nedenlerin ortaya çıkarılmasıdır.
Bu konuda yapılması gereken işlerin başında; MEB tarafından her yaşa uygun olarak hazırlanmış medya okuryazarlığı derslerinin, gerekli alt yapılar hazırlanarak ilkokuldan lise son sınıfa kadar her yaşın gerektirdiği şekilde uygulamalı ve zorunlu olarak okutulması gelmektedir. Ancak hali hazırda sadece ortaokullarda seçmeli olarak okutulmaktadır.
Yine MEB tarafından yazılı ve görsel olarak sosyal medya mecralarının etkili bir şekilde yönetilmesi, toplumun, okul yaşında çocuğu olan ailelerin, gençlerin ve çocukların bilgilendirilmesi ve desteklenmesi gerekiyor.
Ancak şiddet, ihmal ve istismarın yüksek olduğu ailelere yönelik olarak gerekli durumlarda cezai, hukuki tedbirlerin alınması da önem arz etmektedir.
Bu noktada duyarlı, ilgili, bilgili, dikkatli, sevecen bir aile ortamında yetişen çocukların çevrelerine karşı zorbalık yapma ihtimalinin oldukça zayıf olacağını tahmin etmek zor olmasa gerektir.”
Ankara; 22.11.2023
ÇİÇEKTİR ÇOCUKLAR|HATUN ÖZKÜMÜŞ
12.09.2024
Ebu Ubeyde'den önemli açıklamalar!
26.08.2024
İSTİKLAL MAHKEMELERİ VE ŞEYH SAİD KIYAMI
25.08.2024
Nurettin Topçu ve Anadolu Sosyalizmi-5
25.08.2024
Giyinmek Güzeldir | Hatun Özkümüş
22.08.2024
MUHAFAZAKÂRLIK MEHMET YAVUZ AY 12.09.2024
SEVGİLİ AYŞENUR MÜSAADEN OLURSA… ESRA DURU 12.09.2024
MEVLİD-İ NEBİ AHMET SEMİH TORUN 15.09.2024
Zamanın Ruhu Aydınlar ve Söylem YUSUF YAVUZYILMAZ 15.09.2024
Küflenmiş Bir Zihin Dünyası ATASOY MÜFTÜOĞLU 20.08.2024
EKSİKLER RİSALESİ RÜSTEM BUDAK 24.08.2024
İslam’ın Son kalesi Hamas… ABDULAZİZ TANTİK 22.08.2024