Pursaklar’da Ramazan | Osman Kayaer

Pursaklar Saray Nezaket Okulunda Tekne Orcu İftarı

Pursaklar, Ankara’nın en hızlı göç alan ve en muhafazakâr ilçelerinden biridir. Ben de orada oturuyorum. Pursaklar ahalisi, çoğunlukla iç Anadolu’dan göç etmiş insanlardan oluşmaktadır. Bu nedenle kavmî farklılık bakımından çok fazla çeşitlilik göstermemektedir. Ekonomik bakımdan da orta ve alt gelir düzeyine sahip ailelerden oluşmaktadır. Yani denilebilir ki Pursaklar, sosyal ve kültürel bakımdan yeknesak bir yerleşim yeridir. Son yirmi yıldır yüksek binalar ve pahalı daireler boy gösterse de bu özelliğini şimdilik muhafaza etmektedir.

Pursaklar halkı, bağnazlıktan uzak, farklılıklara müsamaha gösteren çevresiyle kavga etmeyen, uyum, âhenk ve barış içinde yaşayan bir yapıya sahiptir. Anadolu İslam kültürüne gönülden bağlı bir hayat sürmeyi yeğlemektedir. Sokaklarda batıcı seküler gençlere özenerek açık saçık giyinen tek tük kızlar görünmeye başlasa da yukarıda bahsettiğimiz genel görüntü henüz değişmemiştir. Son zamanlarda ufak tefek vukuatlar olsa da Pursaklar Ankara’nın suç oranı en düşük ilçesidir.

Geçen pazar günü, Pursaklar’ın merkezinde bulunan bir camiye öğle namazı kılmak üzere gittim. Öğle vaktinde bile cemaat cami dışına taşmıştı. Cemaatin çoğunluğu orta yaşlı insanlardan oluşmakla birlikte gençler de mevcuttu. Bu durum beni ziyadesiyle memnun etti. Çünkü öyle anlaşılıyor ki Pursaklar halkı, hâla dinine bağlı bir hayat sürmeyi tercih ediyor. Elbette ki bu bağlılık, yukarıda bahsettiğimiz uyum ve ahengin ortaya çıkmasında büyük bir etkiye sahip.

Namaz sonrasında cemaatle ramazan ve dini hayat üzerine biraz sohbet ettik. Cemaat, imamın liderliğinde cami derneği etrafında organize olmuş, mahalledeki fakirlere el birliğiyle yardım ediyor, hasta ziyaretlerinde bulunuyor, camiye gelen çocuklara çeşitli hediyeler veriyor. Sokakta açıkta oruç yiyen insan yok denecek kadar az. Kızılay ve Çankaya ile kıyaslanacak olursa Pursaklar’a Ramazanın geldiği her halinden belli oluyor.

Pursaklar Belediyesi halkın genel kültürüne uygun hizmet vermeyi ihmal etmiyor. Ramazan ayı boyunca Pursaklar Yaşam Merkezi’nde Ramazan etkinlikleri düzenliyor. Bir akşam orayı da ziyaret ettim. Adeta bayram yeri gibiydi. Özellikle çocuklar için. Üç katlı eski bir ticaret merkezinden dönüştürülen binanın her katında farklı etkinliklerin yapıldığı ve çocukların adeta bayram havasında eğlendikleri bir mekanı andırıyordu. En alt katta büyüklerin dinleyici olarak katıldığı tasavvuf musikisi konserleri veriliyor Hacivat Karagöz gibi geleneksel oyunlar sergileniyor. En üst katta çocuklar için oyun alanları hazırlanmış farklı farklı bölümlerde çeşit çeşit oyuncaklar ile çocuklar neşe içerisinde eğleniyorlar. Ortanca katta ise belediye birimlerinin ve sivil toplum örgütlerinin kendilerini tanıttıkları reyonlar yer alıyordu. Hani eski nesillerin iç çekerek “ah nerede o eski Ramazanlar” dedikleri durum şimdiki çocuklar için cereyan ediyordu. Gerçekten de oradaki birkaç saatlik zaman çocukların asla unutamayacakları ve büyüdüklerinde nerede o eski ramazanlar diyecekleri bir manzara gerçekleşiyor. Bir akşam babaları benim torunlarımı da götürmüş. Çocuklar oyun alanlarındaki maceralarını bana anlata anlata bitiremediler.

Eski bir Pursaklar Belediyesi çalışanı olarak zaman zaman mevcut idareci arkadaşlar ile buluşmalarımız oluyor. Onların anlattıklarından aklımda kaldığı kadarıyla zaten var olan sosyal yardımlar Ramazan ayı boyunca artarak devam ediyor. Yüzlerce aileye iftar ve sahur yemeği ulaştırılıyor, ihtiyarlar ve hastalara evde bakım hizmeti veriliyor, camilerin tamamı temizleniyor, engelli şahıslara özel hizmetler veriliyor ve tabii ki marketlerin verdikleri alışveriş kartları belediye eliyle ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor. Belediye ait “Nezaket Okulları” ve “Nezaket Hanımevleri” özel Ramazan programları yapıyor. En hoşuma giden faaliyetlerden biri de Nezaket Okullarında çocuklar için “tekne orucu” iftar yemeği verilmesi oldu.

Sözün özü Ramazan Pursaklar’a gerçekten gelmiş ve onun bereketi ahalinin yüzüne tebessüm olarak yansımış.

Keşke Ankara’nın Kızılay ve Çankaya’sına da Ramazan bu bereketiyle gelseydi.