Mazlumder “Sahipsiz Başıboş Köpekler Raporu” yayınladı

Mazlumder son zamanlarda toplumun birçok kesimi tarafından çözülmeyi bekleyen acil sorunlar arasında gösterilen başıboş köpek sorununa dair "Sahipsiz Başıboş Köpekler Raporu" yayınladı.

Başıboş köpek sorunu özellikle son zamanlarda çokça tartışılan problemlerimiz arasında yer almaya devam ediyor. Sahipleri tarafından köpeklerin sokağa terk edilmesi, başıboş köpeklerin bilinçsizce beslenmesi, hayvanseverliğin kimi çevrelerce ranta dönüştürülmesi, yeni paganistlerin insan canını değersezleştiren garip tavırları gibi birçok etmen sorunu daha da içiniden çıkılmaz bir hale eviriyor. Yetkililerin henüz soruna sadra şifa bir çözüm bulamaması ve hatta bunun için herhangi gerçekçi bir adım atmamaları yüzünden yurdun dört bir yanından başıboş köpek saldırısı sonucunda yaralanma ve ne yazık ki ölüm haberleri geliyor. Bu olanlar yaşanırken Mazlumder'in yayınladığı "Sahipsiz Başıboş Köpekler Raporu" sorunun derinliklerine ışık tutuyor.

"2022 yılının ilk 10 ayında 27 insan köpek saldırısı sonucu hayatını kaybetti"

Hızlanan kentleşme oranıyla birlikte insanlara bağımlı hale gelen canlılarla ilişkinin de değişim yaşadını belirten rapor, bu değişime ilişkin insan ihmalleri, sahiplendirme yerine canlı satışının yapılması,ev dışında yaşayan başıboş hayvanların sterilizasyonunun çıkan yasalara rağmen ihmal edilmesi gibi bir çok faktörün karşımıza bu acı tabloyu çıkardığını belirtiyor.

Mazlumder'in başıboş köpekler konusunun insan haklarına etkisini bir buçuk senedir tartıştığını söyleyen rapor, Türkiye’de bugün başıboş köpek sayısının 10 milyonu aştığını, bu durumun salgın hastalıklardan yaşam hakkına kadar geniş bir yelpazede insan hakları bakımından tehditler oluşturduğunu belirtiyor. Raporun hazırlandığı dönemi kapsayan 2022 yılının ilk 10 ayında ise başıboş sahipsiz köpek saldırısı sebebiyle Türkiye’de 27 insanın öldüğünü acı bir şekilde ifade ediyor.

"Konu temel insan hakları açısından da ele alınmayı gerektirecek bir boyuta ulaşmıştır"

Sayıları her geçen gün artan ve sokaklarda sürüler halinde yaşamaya başlayan başıboş köpeklerin sadece çevre temizliğini ve toplum sağlığını değil can güvenliğini de tehdit eder hale geldiğini ifade eden rapor, konunun temel insan hakları açısından da ele alınmayı gerektirecek bir boyuta ulaştığının altını çiziyor. 

Rapora göre: "Mevcut durumda başıboş ve sahipsiz köpek sorunu ciddi bir güvenlik, çevre temizliği ve sağlık sorunu olarak da kendini göstermekte ve etkisi giderek artmaktadır. Kısırlaştırma çalışmalarının yetersiz olması sebebiyle kontrol edilemez şekilde artış gösteren başıboş köpek popülasyonu ile paralel olarak artan saldırılar, kuduz vakaları ve hastalıklar maddi ve manevi kayıplara sebep olmaktadır. Bu da insanların anayasa ile koruma altına alınan sağlık, güvenlik, yaşam hakkı, maddi varlığını ve vücut bütünlüğünü koruma gibi insan haklarının ihlaliyle sonuçlanmaktadır."

"Hayvan hakları değil, hayvan refahı"

Bu tespitlerin yanı sıra rapor, sıklıkla rastlanan bir kavramsal kargaşaya da dikkat çekiyor. Hayvanlarla ilgili uluslararası metinlerde yer alan “hayvan refahı” ifadesinin, Türkiye’de sıklıkla “hayvan hakları” olarak yanlış tercüme edildiği ifade eden rapor, gerek metinlerde gerek farklı ülkelerdeki kanun ve mevzuatlarda konunun “hayvan hakları (animal rights)” olarak değil “hayvan refahı (animal welfare)” olarak ele alındığını belirtiyor. Ayrıca “Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi” olarak metnin pozitif hukuk kuralları niteliği taşımadığı gibi, teklif hüviyetinde kaldığını, UNESCO tarafından deklare edilmediğini ve BM tarafından kabul edilmediğini sözlerine ekliyor.

"Saldırılar yaralanmalara ve ölümlere neden oluyor"

Gerçekleşen birçok başıboş köpek saldırısını yaşanan olaylar üzerinden açığa vuran rapora göre: "Köpek saldırıları 2000 yılından günümüze artarak devam etmektedir. Sahipsiz köpekler özellikle çocuklara, yaşlılara, engelli vatandaşlara ve savunmasız diğer hayvanlara saldırarak yaralanmalarına ve ölümlerine neden olmaktadır. En temel insan hakkı olan yaşama hakkı, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı ihlal edilmektedir. Yaralanma ve ölümle sonuçlanan çok sayıda olay basına yansımaktadır. Basına yansımayan kayıtlara geçmeyen çok sayıda olayın olduğu da hatırda tutulmalıdır."

"İlgili makamları bilimsel, insani ve uzlaşılmış çözümler oluşturmaya davet ediyoruz"

Sorunu birçok vechesiyle ele alan rapor şu sözlerle sona eriyor:

"MAZLUMDER olarak;

Başıboş köpekler sebebiyle yaşanan can kayıpları ile maddi ve manevi bütünlüğü bozan olay, olgu ve durumların engellenmesinin Devletin sorumluluğu olduğunu hatırlatıyor,

Başıboş ve sahipsiz köpeklerin oluşturduğu durumun önüne geçilmedikçe, insanların yaşam, sağlık, güvenlik, maddi varlığını ve vücut bütünlüğünü koruma ve çevre hakkı gibi temel haklarının ihlal edildiğini beyan ediyor,

İlgili makamları başıboş ve sahipsiz köpekler konusunda ivedi bir şekilde bilimsel, insani ve üzerinde uzlaşılmış çözümler oluşturmaya ve uygulamaya davet ediyoruz."

Rapora ulaşmak için tıklayınız.