Filistin Dostları Neden Yargılanıyor?

29 Kasım 2024 tarihinde İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen TRT World Forum adlı programda konuştuğu esnada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı “sayın cumhurbaşkanım” diye başlayan bir cümle ile protesto ederek "siyonistlerin faaliyetlerini denizlerimizde ve limanlarımızda sürdürdüğünü" ifade eden Filistin Dostu gence Tayyip Erdoğan'ın anında verdiği cevap efsaneydi:

"Yavrum, siyonistlerin burada dili ağzı olma!"

İsrail, dünyanın gözü önünde Gazze'de yüzyılın soykırım suçunu işlemeye devam eder, Kadıköy büyüklüğünde bir şehri haritadan siler ve çoğu çocuk ve kadın en az 50 Bin insanı katletmişken, canlı yayında yaşandı bu gerçeküstü diyalog.

Şairin dediği gibi, "üzerine yüreğinden başka muska takmadan", tek başına bir gencin karşısında, 22 yıldır bu ülkeyi yöneten, 15 yıldır devletin ta kendisi olmuş, 10 yıldırsa tek adam rejimin başındaki tek güç olarak hüküm süren ve koruma ordusuyla gezen bir Başkan vardı.

Kim ne derse desin, tarihi bir andı.

Türkiye, soykırım gibi, insanlığa karşı işlenmiş en ağır suç, ekranlardan canlı yayınlanırken İsrail'le ticaretini sürdürüyor, limanlarını ve hava sahasını İsrail'e açık tutuyor, İsrail'e Azerbaycan petrolünü taşıyor, Kürecik ve İncirlik gibi üslerle İsrail'in güvenliğini sağlıyorken, buna bir cümle ile itiraz eden gence Türkiye'nin Cumhurbaşkanı "siyonistlerin ağzı dili olma!" diyerek karşı çıktı.

Tek kelimeyle İ-NA-NIL-MAZ!

Sözün gelişi inanılmaz dedim. Yoksa biliyoruz ki en iyi propaganda yöntemi, işlediğin suçu, seni suçlayanların işlediğini iddia etmektir. Bunu en üst perdeden ve papağanlar aracılığıyla yüzlerce yerde yüzlerce kez söyler, söyletirsen, halkı inandırırsın, olur biter. Elbette halkın da inanmaya hazır hale getirilmiş, ağzı açık, bekliyor olması lazım.

O programda sesini Cumhurbaşkanına duyurmaya çalışan 9 Filistin Dostu gözaltına alınmıştı. Bu insanlar 3 gün gözaltında kaldıktan sonra cezaevine gönderildiler. İçlerinde 7'si kadındı ve hem Emniyette hem de Cezaevinde çıplak arama işkencesine maruz kaldılar.

Cumhurbaşkanına hakaret ettikleri iddiasıyla gözaltına alınmışlardı, 2911 sayılı Toplantı Ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet ettikleri gerekçesiyle yargılanıyorlar.

Barışçıl protesto hakkı ifade özgürlüğünün bir parçası olsa, anayasal güvence altında bulunsa da, Türkiye'de yargılamanın kendisi bir tür cezalandırma aracı olduğu için yaşanıyor bu sözde yargı süreci, mâlûm.

Davanın 2. duruşması 12 Mayıs'ta görülecek.

Bursa'da 24.11.2024 tarihinde Gümrük Müdürlüğü önünde protesto gösterisinde bulunan 12 Filistin Dostu da 2911 sayılı kanuna muhalefet suçlamasıyla yargılanıyorlar.

Davanın ilk duruşması 24 Haziran'da görülecek.

Ankara'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni uzaktan gören bir yerde silahsız, saldırısız, tümüyle barışçıl protesto gösterisi yapan 5 Filistin Dostu da yine 2911 sayılı kanuna muhalefet ettikleri gerekçesiyle yargılanıyorlar.

Davanın 2. duruşması 29 Mayıs'ta görülecek.

2911 sayılı kanunun Türkiye'de en çok hakkı yenen kanunlardan biri olduğuna dair bir yazı kaleme almıştım. Bu kanunu genellikle polisler ihlal eder ve fakat hak talebinde bulunan mağdurlar tartaklanır, gözaltına alınır, hapse atılır, dahası yargılanır.

Türkiye garabetler ülkesidir sonuçta. Normaldir. Biz alışmasak, alışmayı reddediyor olsak da…

Tüm davalardan haberim yok. Ben yalnızca üç şehirden, üç dosyadan, sanık olarak etiketlenen 26 suçsuz Filistin Dostundan bahsettim.

Emsal olarak bu utanç bize yetmez mi?

Filistin'de soykırıma uğrayan mazlumların hakları için sesini yetkililere duyurmak çok acayip bir eylem türü.

Aynı ülkenin vatandaşları, mesela başörtülü öğrenciler olun... Eylemi Amerika'da yapınca burada kahraman gibi gösteriliyorsunuz. Burada yapınca da "siyonistlerin ağzı dili olmakla" itham edilip cezaevine gönderiliyorsunuz.

İkiyüzlülüğün de bir sınırı olmalı öyle değil mi?

Hakikat sonrası çağda ülkece saçmalama hakkımızı mı kullanıyoruz yoksa?

Bir hakka bu kadar da yüklenilmez ama! Canını aldınız.

https://mehmetalibasaran.wordpress.com/2025/04/14/filistin-dostlarina-gozaltinda-ciplak-arama/ 

https://mehmetalibasaran.wordpress.com/2025/04/12/toplanti-ve-gosteri-yuruyusu-bir-hak-midir/