metrika yandex
  • $32.3
  • 34.78
  • GA17500

Haberler / Yazı Dizisi

YÖNTEM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER-5/YUSUF YAVUZYILMAZ

08.06.2022

YÖNTEM ÜZERİNE DÜŞÜNCELER-5 

YUSUF YAVUZYILMAZ

Allah adına konuşmaktan vazgeçin.

Akrabalarını sevmeyi ve onlara yardım etmeyi öğütleyen Peygamber, onlarla ilişkinin kesilmesini de yasaklıyor. Aynı şekilde akrabalık bağlarını çok önemsediği halde kavmiyetçiliği yasaklıyor. Demek ki, kavmiyetçilikte akrabalık bağlarının ötesinde bir durum var. Ayni şey milletini sevmek ve milliyetçilik arasında da var. Milletini sevmek ve ona muhabbet duymakla milliyetçilik arasındaki derin farkı görmek gerekir.

Eleştiri iki türlüdür:

  • Yapıcı eleştiri.
  •  Yıkıcı eleştiri.

Yapıcı eleştiri sorunları ortaya koyarak uyarıyı amaçlar; yıkıcı eleştiri ise yapılan hataları her şeyi ortadan kaldırmak için kullanır. Yapıcı eleştiri doğrulardan yola çıkar, yıkıcı eleştiri ise doğruluğu şüpheli her tür bilgiyi kullanır. Yapıcı eleştiriyi uyarmayı, yıkıcı eleştiri aşağılamayı amaçlar.

Sahip olunan her paradigma ayni zamanda bir soyutlamadır.

Soyutlamaların esiri olduğunuzda her şeyi çözebileceğinizi zannedersiniz. Çok boyutlu hayatı basit ve her şeyi açıkladığı zanneden bir paradigmaya esir etmek. İslamcı hareketler de büyük ölçüde böyledir.

Seyyid Kutup toplumları ikiye ayırıyordu. Oysa ne tarihte ne de bugün böyle atomik, türdeş toplumlar hiç olmamıştır.

Unutmamamız gereken bir nokta da şu:

Aziz Kur'an diyor ki: Başınıza gelenler kendi yaptıklarından dolayıdır. Ne olursa olsun iç eleştiri, muhasebe ve sorgulama.

Kendi konusuna temel oluşturmak için bazı ayetleri paylaşan ve onun üzerinden yorum yapan arkadaşlar genelde ayetin kapsamı dışına taşan yorumlar yapıyorlar. Yapılacak olan ele alınan konu ile ilgili tüm ayetleri bir arada düşünmektir.

Hatta bir ayete verilecek anlam, ilgili diğer ayetlerle birlikte düşünülmelidir.

 Zihnindeki konuya uygun düştüğünü düşünen bir kişinin hemen ayeti paylaşıp altına yorum yapması çok karşılaşılan bir araçsallaştırma türü maalesef.

Dinin 14 asırdır yanlış anlaşıldığı şeklinde yapılan genelleme sorunludur. Kendi yorumuna temel oluşturmak için bunu iddia etmek 14 asırdır Allah'ın muradını anlayan çıkmadı anlamına gelir.

Oysa her dönemde vahyin anlamını, amacını ve hedefini bilenler ve bu uğurda mücadele edenler vardı. Vahyin özünün anlaşılmadığı iddiası vahyin kendisine aykırıdır.

Şiddet içermeyen protesto eylemleri meşrudur.

Sözümüz eyleme değil, eylemin niçin ve hangi amaca donuk yapıldığının belirsizliğine ve eylemin başındaki kişinin güvenilmezliğine.

Yaptığınız her eylemde Allah'ın gözetimi altında olduğunuzu unutmayın. 

Omuzlarımızda iki meleğin sizi daima gözlemlediğini inanıyorsanız sekülarizm bitmiştir.

O meleklerin bu dünyadaki kayıtları sizin öte dünyada geleceğinizi belirleyecek. Din kalpte ve vicdandadır, kalp ve vicdan ise hayatın merkezidir.
Bu anlamda sekülarizmin bir sapma olduğu açıktır. 

Dinin sekülerleşmesi gerektiğini savunanlar, dinin ahlak ve dünya hayatına değen fıkhı hükümlerini reddetmeden bunu yapamayacaklarını bilmelidirler.

Allah adına konuşmaktan vazgeçin.

Doğrusu benim bildirilenden anladığım budur tavrıdır.

İslam alimleri sürekli olarak kitaplarının sonunda "En doğrusunu Allah bilir" ibaresini koyarlar. Çünkü Allah'ın bilgisi sınırsız ve yanılgıdan uzaktır.

İnsanın bilgisi ise yanılgıya açık ve sınırlıdır. Sınırlı olan sınırsızı kuşatamaz.

Bir tartışmayı bilimsel ve ahlaki ortamda sürdürmek çaba ister.

Çünkü kişilik gereği tartışmayı şirazesinden çıkarmaya meyilli, bilgisi sınırlı, tartıştığı konunun literatüründe habersiz, edep ve irfandan yoksun, tatminsiz insanlar var. 

Bilgisiz insanla tartışmak mümkün; edepsiz, irfansız, ahlaksız insanla asla tartışamazsınız. Normal hayatta geçerli ahlak kurallarının sanal alemde de geçerli olduğunun farkına varamayan bir sürü insan var.

Devam Edecek..

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş