metrika yandex
  • $34.84
  • 36.87
  • GA21150

Değerlerimiz ve Dilimiz

AHMET SEMİH TORUN
12.06.2023

 

“Sen ey gönül sesi bir öyle bestesin,

Ki, sevgi ülkelerinden gelir sesin!..”

Ulvî

Şerefli tarihimiz ve devasa bir medeniyetimiz var. Devletler kurup kıtalara sahip olduk. Cihana hükmettik. Tarih boyunca kullandığımız lisanımız kimliğimizi yansıtmakta. Birlik ve beraberliği sağlayan unsurların başında din, dil ve kültür gelmekte. Müşterek inanç ve idealler ile tarih şuuru güçlü toplumlar ortaya çıkardığından düşmanlar da ilk önce bu değerlere saldırmakta.

Manevi ve milli değerler, maddi kalkınmayı sağlayan temellerdir. Kendi değerlerine bağlı kalan ülkeler gelişmişler, bu değerler korunamadığında da sosyal bunalımlar ortaya çıkmıştır. Milli kültürün en önemli unsurlarından biri de lisandır. Dil, milletlerin kültür zenginliğinin göstergesi. "Diller, milletlerin en aziz, en tılsımlı, en kıymetli servetidir." demekte sahanın üstadı Nihad Sami Banarlı.

Tarihte, başka milletlerin arasına karışmış ve milli benliklerini kaybetmiş topluluklara çok rastlanır. Ayakta kalmak ve dağılmamak için manevi ve milli değerlerimize sahip çıkmak zorundayız. Dilimizi iyi öğrenmeli, güzel kullanmalı ve korumalıyız. Kendi lisanımızı iyi bilmek, yabancı dil öğreniminde de fayda sağlar. Ayrıca değerlerine sahip olan kimse, yabancı kültürlerle karşılaştığında aşağılık kompleksine düşmez ve iradesiyle birçok engeli aşar.

"Dil, ırmak gibidir. İçinden geçtiği toprakları beslediği gibi aynı zamanda o topraklardan da etkilenir." Bir toplumun fertlerini ortak değerler etrafında toplayıp bu değerlerin sonraki nesillere aktarılmasına yardımcı olan en önemli unsurdur dil. İnsanlar, asırlar boyunca birikmiş olan tecrübe ve kültürü lisan vasıtasıyla miras olarak alır.

Türkçemiz, tarih boyunca birçok safhadan geçti. Ninni, mevlid, şiir, türkü, ağıt ve şarkılardan kulağımıza dolan ses Türkçe'nin yüzyıllardır devam eden sesidir. Şair, ozan, musikîşinas ve yazarlar dil vasıtasıyla gönüllere ulaşır. Dilimizin güzelliğinin ve onun bize ulaştırdığı şanlı medeniyetin farkındayız. Dilimizi hayatın her alanında kullanmaya özen göstermeli, bize popüler kültürle dayatılmak istenen yabancı dillere iltifat etmemeliyiz. Dilin korunması buna bağlı. Oktay Sinanoğlu; "Türkçe giderse Türkiye gider." diyerek meselenin önemine dikkat çekmekte."

Türk Edebiyatının seçkin eserlerini okumak ve dilimize sahip çıkmak önemli. Aşağılık duygusuyla yabancı kelimeleri kullanmaya gerek yok. Büyük bir milletin evladı olarak dilimizi, hayatın her safhasında göğsümüzü gere gere kullanabilmeliyiz. Gençlerimiz bunun farkında olmalı. Günümüz gençliği dinine ve diline ne kadar sahip çıkarsa gelecek o kadar parlak olacak. Bugünün gençleri geleceğin teminatı olduğundan günümüz gençlerinin dili geleceğin dili olacak. Bu vesileyle gençlerimiz kendilerini güzel yetiştirmeli, yollarına çıkan tuzak ve çeldiricilere karşı tedbirli olmalı. İnternet ortamında dahi dilimizi güzel kullanmalı, anlaşılmayan ve kırıcı ifadelere yazışmalarımızda yer vermemeliyiz.

Sizleri değerlerimize ve dilimize sahip çıkmaya davet ediyor, sözü Üstat Necip Fazıl'a bırakıyorum.

Şarkımız Bizim

Kırılır da bir gün bütün dişliler,
Döner şanlı şanlı çarkımız bizim.
Gökten bir el yaşlı gözleri siler,
Şenlenir evimiz barkımız bizim.

Yokuşlar kaybolur çıkarız düze,
Kavuşuruz sonu gelmez gündüze,
Sapan taşlarının yanında füze,
Başka âlemlerle farkımız bizim.

Kurtulur dil, tarih, ahlâk ve iman;
Görürler nasılmış, neymiş kahraman!
Yer ve gök su vermem dediği zaman,
Her tarlayı sular arkımız bizim.

Gideriz nur yolu izde gideriz,
Taş bağırda, sular dizde gideriz,
Bir gün akşam olur bizde gideriz,
Kalır dudaklarda şarkımız bizim…

 

Yorum Ekle
Yorumlar (6)
nazif bölükbaşı | 15.06.2023 09:57
yüreğine kalemine sağlık kardeşim
Mustafa Çelenlioğlu | 14.06.2023 08:17
Çok haklısınız. Lâkin, yiğit düştüğü yerden kalkar misali, önce dilimizin, nasıl ve neden bu hale geldiğinin müzakeresi, münakaşası yapılmalı, yanlışlar tespit edilmeli, bilahare çareleri aranmalıdır. Zayıfın, her yönüyle, her zaman güçlüyü taklid ettiği bir gerçektir. Gerekli, gereksiz, güçlüyü taklid, ilkönce askeri sahada 17. Yüzyılın sonunda başlamış ve hâlâ devam etmektedir.
Bilal Tamer | 14.06.2023 07:14
Ahmet bey yine kanayan bir yaramıza değinmişsiniz, dedeyle torun birbiriyle anlaşabilmeli ki nesiller iyi yetişsin.
Hasan Türkyılmaz | 14.06.2023 06:46
Hikmet Özdemir | 14.06.2023 00:11
Tebrikler. "Ses bayrağımız" güzel Türkkçemize sahip çıkmalıyız.
Sacid Toprak | 13.06.2023 15:04
Değerli Yazar, Aynı duyguları paylaşıyor, size teşekkür ediyorum. İslâm âleminin geleceğinin parlak olmasını ve yazılarınızın devamını diliyorum.

Her Taraf - Türkiyenin habercisi