metrika yandex
  • $28.98
  • 31.83
  • GA1975

Haberler / Kültür - Sanat

Kadın Sahabilerin Tarihsel ve Toplumsal Misyonu / Fatıma DALAZ

05.11.2022

İlk dönem İslam toplumunda Kadın Sahabiler adlı kitabın yazarı olan Mustafa Sarıbıyık, İslam tarihi alanında çalışmalar yapan bir akademisyendir. Yazar, bu çalışmasıyla ilk dönem İslam toplumunda kadın sahabilerin rolü, konumu ve şahsiyeti üzerine bir inceleme yapmıştır. Eserin yöntemi akademik, dili sadedir. Bu nedenle kitap hem ilahiyat alanında araştırma yapanlar için hem de kültür okuyucuları için istifade edilebilecek cinsten bir eserdir.

İslam dünyasının ilk canlı şahitleri/şehitleri ve usvet’ül haseneleri, şüphesiz Hz. Peygamber ve onun öğretilerini benimseyen ve içselleştiren sahabilerdir. Günümüz Müslümanları için ideal toplum; sahabilerin yaşadığı, “Asr-ı Saadet” devri diye adlandırılan ilk İslam toplumudur. Bir din olarak İslam’ın her şartta ve zeminde ayakta kalabilmesinin en büyük nedeni, ona içtenlikle bağlı ve Müslümanca yaşayan insanların olmasıdır. Hz. Peygamber, İslam dinini en güzel yaşayan örnektir. O’nun örnek gösterdiği, tasdik ettiği, övdüğü ve cennetle müjdelediği insanlar da, Hz. Peygamber’in ahlakıyla ahlaklanma davası güttüklerinden, Müslümanlar için önemli bir konuma sahiptirler. Bu çalışma, bizler için bir usvet’ül hasene konumunda olan Asr-ı Saadet döneminde çok önemli bir fonksiyona sahip olan kadın sahabileri ele alacaktır.

Kadının konumu ve niteliği, tarihsel ve sosyolojik açıdan tartışılan ve araştırılan bir meseledir. Günümüzde bilhassa medyanın öncülük ettiği bir akım olarak İslam’ın kadına değer vermediği, aşağıladığı ve konumunun alçaltıldığı şeklindeki görüşler şüphesiz dayanağı olmayan İslam karşıtı söylencelerden ibarettir. İslam’ı kulaktan dolma ve asılsız bilgilerle anlamaya çalışmanın sağlıklı bir metot olmadığı açıktır. Genelde İslam’ı, özelde ise İslam’ın kadına yüklediği misyonu anlamak için Kur’an’ı Kerim’i, Hz. Peygamber’in söz ve fiillerini, ilk İslam toplumumdaki kadınların yaşama biçimlerini incelemek gerekir. Çalışmamıza konu olan eser de, bu kontekste İslam’ın kadına yüklemiş olduğu misyonu ve kadının İslam toplumundaki aktif rolünü çeşitli biyografilerle ortaya koymuştur. Biz burada sadece birkaçını ele almakla yetineceğiz.

İlk örneğimiz aynı zamanda Hz. Peygamber'in hanımı, İslam davetinin ilk muhatabı ve ilk mü’minesi olma şerefine nail olan Hz. Hatice’dir. O, Hz. Muhammed'in peygamberliğini ilan ettikten sonra toplum tarafından dışlanması ve hareket alanının daralması esnasında maddi ve manevi destekleyen kadındır. O'nun Hz. Peygamber'e destek ve etkisinin en unutulmaz olanı, Cebrail ile ilk karşılaşmasındaki korku ve tedirginliğinin giderilmesi hususundaki eşsiz telkinleridir.

Hz. Peygamber de Hz. Hatice’ye her zaman muhabbet ve hürmet ile yaklaşmış, o öldükten sonra da hep hayırla ya’d etmiştir.

İkinci örneğimiz, Ümmü Habibe’dir. O, ailesinin baskılarına rağmen kocası Ubeydullah b. Cahş ile İslam’ı kabul etmiş ve Habeşistan’a hicret edenlerle birlikte hicret etmiştir. Kocası Habeşistan’da Hristiyan olduğu halde o, imanını muhafaza ederek dinini korumuştur. Ümmü Seleme, İslam’ı kabul etmiş, hicret etmiş, birleştirici ve dengeleyici unsurları bilinçli olarak kullanmış ve kararlı bir duruş sergilemiştir.

Örneklerden de anlaşılacağı üzere ilk dönem İslam toplumunda kadın sahabilerin rolü dikkat çekicidir. Onlar kişisel hayatlarını idame etmekte, eşlerini belirlemede, ailevi meseleleri halletmekte, toplumsal rollerini yerine getirmekte hep fail olmuşlardır. İlmi alanda üstlendikleri misyonla, siyasi ve kültürel konularda faal olmuşlar, gerektiğinde topluma öncülük etmişlerdir. Savaş alanlarında, eğitim faaliyetlerinde, sağlık kurumlarındaki çalışmalarında kendilerini ortaya koymaktan çekinmeyen kadın sahabiler, tarihte eşine az rastlanır bir şekilde topluma yön vermişlerdir.

Kaynak: ASBÜ Kütüphane & Kitap Ekim 2022

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş
Çok okunan haberler
Çok okunan yazılar