Bu kitap Sezai Karakoç ‘un Diriliş Yayınları tarafından çeşitli zamanlarda çıkarılan dokuz şiir kitabının yeniden düzenlenmiş halidir.
Sezai Karakoç’un düşünce dünyasının satırlardan sadırlarımıza akmasına vesile olan böylesi bir eserini okumak, okutmak ve anlamaya çalışmak imkanı olan her birimize aslında bir vazife olarak telakki edilmeli.
Bir okur olarak şiirleri değerlendirirken onların yorumundan ziyade okuduğum o şiirin okuyucunun zihninde ve gönlünde bıraktığı ve uyandırdığı duyguya bakmayı tercih ediyorum. Bu nedenle şimdi sizleri Sezai Karakoç’un kaleminden ve yüreğinden çıkarak bizlere ulaşan sesinin yankısı ile baş başa bırakacağım:
Mona Rosa
Uçurtmanın rüzgârı yırttı dostlarım!
Gelin duvağından kopan bir rüzgâr.
Bu rüzgâr yüzünden bulutlar yarım;
Bu rüzgâr yüzünden bana olanlar…
Yağmur Duası
Ben geldim geleli açmadı gökler;
Ya ben bulutları anlamıyorum,
Ya bulutlar benden bir şeyler bekler.
Hayat bir ölümdür, aşk bir uçurum…
Ben geldim geleli açmadı gökler.
…
İyi ki bilmiyorlar kalabalıklar
Yağmura bakmayı cam arkasından
İnsandan insana şükür ki fark var;
-Birine cennetse, birine zindan-
İyi ki bilmiyorlar kalabalıklar.
Sevgi
Ah benim sevgim çiçek örneği
Çarpılmışların kinini yeniler
Benim alnımda vurmak ister
Saraların iftiraların gençliği
….
Yapı Aralıkları
Çocuklar gözünüzü açın
Gün gelip iş işten geçer
Çember çevirmeyi unutmayın
Yapı aralıklarından bakmayı da
Çocuk dediğin bir eksik yanı olmalı
Ki ileride vakit kalsın iyiliğe
Ben erginliği çocukluğumda yaşadım
Şimdi bilmiyorum niye
Hızırla Kırk Saat
Bu çok sağlam surlu şehirden de geçtim
Beni yalnız yarasalar tanıdı
Az kalsın bir bağ bekçisi beni yakalayacaktı
Adım hırsıza da çıkacaktı
Her evde kutsal kitaplar asılıydı
Okuyan kimseyi görmedim
Okusa da anlayanı görmedim
Taha’nın Kitabı
…
Bugüne dek
Beni hiçbir yay hiçbir ok değiştirmedi
Yüreğimle karşılaşınca
Bütün kılıçlar kırıldı
Bir saman çöpü gibi
Gözümün önüne gelen
Bu kavis
Neden değiştirdi beni
Neden döndürdü beni çevresinde
Neden öldürdü beni
Şair
Tart kaderini kuş uçuşlarındaki hafiflikle
Bülbül ötüşüyle gül açılımındaki arzuyla
Deniz altı kırmızı ve yeşil yosunla
Ateşle hayatının her anındaki atomu
Formülü Cebrail’in cebinde olan iksirle
….
Diriliş
Yeniden başlamak yazma sanatına
Kat kat olup açılmak gök katına
İndirmek yeryüzüne Allah’ın rahmetini
Bir gül gibi sunmak dünya saltanatına