HANİ O FAKİR AMA GURURLU SEÇMEN VARDI YA!!

Gene var!

Oy vermeyi mahrem bir inisiyatif sayan, sandık önüne geldiğinde sevgisini de karşıtlığını da usulca o sandığa tepen seçmen!

Sağın solun gürültüsüne papuç bırakmayan, kim ne derse desin sandık ve o perdeli gizli bölmeye odaklanmış seçmen!

Vicdanını, evet biraz da menfaatini ama en çok da ülkesini, çocuklarının geleceğini gözünün önüne getirip kararını büyük bir gururla sandığa iliştiren seçmen!

Halâ var böyle bir kahir ekseriyet, çok şükür!

Siyaseti mutlak bir inançla sömürenlere inat, siyaseti toplumsal saadetin kapısını açacak bir duruş sayanlar...Kahir ekseriyet!

Rahmetli dedemi hatırlıyorum. Küçüktüm! Sorardım : “Dede sen hangi partiyi tutuyorsun?”

Önemsiz bir işi, kemal-i ciddiyetle yapıyormuşcasına, belki de farklı partileri desteklediği damadı, rahmetli babamla ters düşmemek için “ben ekmek partisini tutuyorum oğlum” derdi.

Eski nesil; mütevekkil iddiasız!

Biz siyaset arenasına çok canlarını feda etmiş bir ülkeyiz. Kimbilir, genetiğimize kodlanmış bir özelliktir “yönetme” arzumuz.

Siyaseti, -seçmeni seçeni ve bütün kapsadıklarıyla - bir ihtiras alanına dönüştüren de bu kodlama olmalı.

Ezelde beri bu topraklarda, yönetmek uğruna öldük hep. Ülkecek öldük.Gençlerimiz, aydınlarımız, okumuşlarımız, iddialılarımız, halkımız yani öldük.

Artık ölmesek! Kaderimiz değil bu. Şiddet ve tahkir içermeyen her siyasal düşünce kabul edilebilirdir.

Seçmek, bir keyfiyettir! Tek taraflı irade beyanıdır, medeni olmaktır! Mümeyyiz aklın kararıdır!

Her özgür tercih saygındır! İşte bundan dolayıdır ki, farklı partileri tercih ettiğiniz her kişi, toplum düşmanınız değil olsa olsa rakip partinin gönül verenidir.

Pazar günü yine tarihi bir seçime gidiyoruz. Peşinen altını çizelim ki, hangi parti veya kişi seçilirse seçilsin elinde sihirli bir değnek olmayacak.

Kronik sorunlarımızı bugünden yarına çözemeyecektir.

Zaten kronik sorunlarımız siyaset eliyle çözülmez, çözümün esas belirleyeni biziz, halk yani!

Hasmane, düşmanca değil neşeyle güleryüzle kullanalım oyumuzu. Bu medeni hakkımızı, insan asaletine yakışır bir şekilde icra edelim!

Kimse oy verdiği partiyle, terörist, hain, satılmış, gayri milli olmaz. Bakmayın sesi çok çıkan, azınlık bir güruhun meydanı boş bulup sallamalarına!

Asıl gayrimillilik karşıdakinin düşüncesine tahammül edemeyip yaftalamaktır!

Ayrıca iktidardaki partiyi tercih eden herkes de, yanlış uygulamaların sorumlusu değildir.

İster o ittifakı ister bu ittifakı tercih edin, her tercih saygındır. Eşit oranda değerlidir!

Son sözümüz, sandıkta manüplasyon yapmak isteyen, oy çalan, başkası yerine izinsiz oy kullanan hasılı seçmenin kararını yanlış yansıtmak isteyenlere!

Hangi partiden olursa olsun, bunları yapanların “ iki dünyada yüzlerinin gülmemesi için” bedduacıyım ben! Sanırım büyük çoğunluk böyle düşünür...

24 Haziran seçimi umarım ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olur.