metrika yandex
  • $32.5
  • 34.84
  • GA18240

Haberler / Yorum - Analiz

1993 YILIYDI, ANKARA SOĞUKTU VE BEN ÇOK ÜŞÜYORDUM... / Güven Akıncı

31.12.2018

2018 çok zor bir yıldı evet ama “en kötü yılımız mı ?” emin değilim. Çünkü ben 1993 yılını da yaşadım Türkiye/Ankara'da.

24 Haziran’da yapılan seçimle “başkanlık” sistemine geçip, ülke yönetiminde yeni bir yolu da tercih etmiş oluyorduk. Seçimin ardından, “cumhurbaşkanlığı hükümet modeli”nin ilk kabinesinin açıklanması Temmuz ayı sonunu bulmuştu.

Kabinenin açıklanmasının hemen ardından, Ağustos sıcağının bezginliğiyle uğraşırken, kimilerine göre “beklenen” kimilerine göre  ise “dış güçlerin operasyonu” olan derin bir ekonomik krize girdik. Dolar saatler içinde 7 tl yi buldu. Reel sektörden inşaat sektörüne, küçük esnaftan çiftçiye, sabit ücretliden turizmciye ülkenin iktisadi aktörleri büyük panik yaşadık.

2018 Ağustos’unda acı bir şekilde yüzleştiğimiz büyük kriz binlerce firmanın iflası, konkardato talebi ve kapanmasıyla devam etti yılsonuna kadar. Uzmanlar 2019 için de olumlu konuşmuyorlar.

Hep birlikte 2018 i ekonomik kayıpla kapatıyoruz. Ayrımsız hepimiz fakirleştik ülkecek. Holding sahibi bir dostum “yüzde 70 küçüldüm” diyordu geçen görüştüğümde. Küçük esnaf öyle, inşaatçı öyle...fakir ise daha fakir oldu.

Milyonlarca üniversite mezunu gencimiz iş bulamadığı gibi, yüz binlerce insanımız da işini kaybettiler.

Suriye savaşının olumsuz etkilerinden hükümetin ekonomi politikalarının başarısızlığına, dış borç yükünden dışardan gelen siyasal baskıya, yolsuzluktan anti demokratik uygulamalara, yargının tarafsızlığını yitirmesinden liyâkatsiz kadroların iş başına getirilmesine kadar birçok gerekçeden bahsediliyor, ekonomik krize sebep..

Sebepler bu yazının konusu değil, soru şu : “2018 en kötü yılımız mıydı?” Cevabım, çok zor geçti ama daha kötü yıllarımız oldu!

1993 yılı mesela. Korkunçtu. O yıl toplam 13 büyük olay yaşandı Türkiye’de. Bunların 11'i ölümle sonuçlandı. 33 erin şehit edilmesi, Başbağlar'da 33 masum vatandaşın kurşuna dizilmesi, Madımak'ta yine 33 aydın ve yazarın katledilmesi, bunlardan sadece bir kaçıydı. Uğur Mumcu, Adnan Kahveci, Eşref Bitlis ve Turgut Özal ise o yil öldürülenler.( şahsi fikrim Özal'ın eceliyle öldüğü yönünde, bu arada belirtmiş olayım)

Acımasız bir kış vardı Ankara`da o yıl. Çok soğuktu, benim öğrenci evimde sağlıklı bir ısıtma sistemi yoktu. Ben yanlızdım ve çok üşüyordum...

Son günlerini yaşadğımız yıldan, daha kötüydü 1993 yılı Türkiye için. Çünkü, sonrasında başımıza gelecek büyük  olayların farkında olamadık.  Kitlesel hipnoza maruz kalmıştık adeta. Ne 1994 Nisan'ındaki ekonomik krizi ne de 28 Şubat filminin, ilk sahnesinin 1993 yılında çekildiğini görmedik/ göremedik.

"Kahrolsun"lu mitingler düzenleyip hayali düşmanlar üretmekle meşguldük.

Ankara soğuktu ve ben çok üşüyordum o yıl...

2018 yılında - bence- daha iyiydik 1993'e göre.

Gelen yeni takvim yılının, ülkemiz insanına barış, huzur ve refah getirmesini dilerim.

 

Güven AKINCI

 

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş